EVLERİNİ TASARLAYAN MİMAR HAYVANLAR
Mimarhane Çoçuk Ekibinin hazırladağı yazıyı sizlerle paylaşıyoruz.
Herkesin bir eve ihtiyacı var. Hayvan dostlarımızın da onları sıcaktan ve soğuktan koruyacak güvenli bir eve ihtiyaçları var. Bazen onlara biz yardım etsek de, çoğu zaman kendi evlerini kendileri yaparlar. Her hayvanın vücut büyüklüğü, beslenme alışkanlıkları ve ihtiyaçları birbirinden oldukça farklıdır. Dolayısıyla her biri kendi ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak olan evi kendileri için tasarlarlar. Haydi bu evlerden bazılarını inceleyelim.
Arılar
Her bir metre karesini değerlendireceğiniz bir evi nasıl tasarlarsınız? Bunu bir bal arısının yuvasından öğrenebiliriz. Bu küçük böcekler, birkaç bin kişilik kolonilerde tek bir petek üzerinde yaşarlar. Hücreler yatay olarak inşa edilir ve bir peteğin iki tarafında da odacıklar yaparlar. Altı köşeli bu gözler bir araya geldiğinde mükemmel bir şekil ortaya çıkar. Bu gözleri oluşturmak için mümkün olan en az balmumunu kullanırlar.
Balmumu peteği o kadar dayanıklıdır ki yaklaşık iki kilo bal, polen ve larva tutabilir. Ayrıca arılar peteklerini inşa ederken su yalıtım malzemesi de kullanırlar. Bazı bitki reçinelerini ve ağaç özlerini toplar; yalıtkan bir kılıf veya su geçirmez bir astar olarak kullanacakları maddeyi oluşturmak için bunları kağıt hamuru veya çamurla karıştırırlar. İlginçtir ki, havanın aşırı derecede sıcak olduğu bölgelerdeki birkaç kolonide, balmumunun erime noktasını yükseltmek için arıların balmumuna sert bir reçine karıştırdıkları görülmüş.
Sosyal Dokumacı Kuşlar
Arkadaşlık ilişkileri oldukça güçlü olan bu kuş türü, bir ağacın neredeyse tamamını kaplayacak kadar büyük şekilde yuvalarını inşa ederler. Genelde Güney Afrika’da yaşarlar ve 400’e yakın sosyal dokumacı kuş aynı yuvada yaşayabilir. Çatısını ve iskeletini büyük dallardan yaparlar, geri kalan küçük odalar için kuru otlar kullanırlar. Yuvalarının daha rahat olması için, içlerini yumuşak otlarla döşerler. Son olarak, düşmanlarından korunmak için de bu odaların girişini keskin ve sivri otlarla kapatırlar. İç odalar ısıyı koruduğu için geceleri kullanılırken, dış odalar serin olması nedeniyle gündüzleri kullanılır. 100 yıldan fazla yıllık olabilir bu yuvalar ve birkaç nesil boyunca kullanılabilir. Birçok kuş türünün aksine yuvalarını örerek inşa etmezler.
Çardak Kuşları
Bazı kuşlar usta birer mimar olduğu gibi bazıları aynı zamanda büyük birer sanatçıdır. Bu sanatçı kuşlardan biri de çardak kuşlarıdır. Erkek çardak kuşları dikkat çekmek için dallardan çardak inşa eder. Sonra ön kısımlarını taşlar, kuş tüyleri, deniz kabukları, çiçekler veya insan yapımı renkli parlak nesnelerle süslerler.
Kunduzlar
Su kenarlarında yaşayan keskin dişli kemirgenler olan kunduzlar, evlerini inşa etmek için akarsuları seçerler. Yuvalarını inşa etmeden önce bir baraj kurarlar. Keskin dişleriyle ağaçları kemirerek devirirler, suyun üzerinde bir set oluştururlar. Kurumuş yaprak ve killi çamurdan yaptıkları karışımla barajlarını sağlamlaştırırlar. Baraj tamamlanınca artık evlerini yapmaya başlarlar. Dallardan inşa ettikleri iki katlı evin giriş kapısını suyun altından açarlar. Böylece yırtıcı hayvanlara yem olmadan eve girip çıkabilirler. Üstte de gizli bir havalandırma açıklığı bırakmayı ihmal etmezler. Gerçekten tam bir usta işidir. Ayrıca Kanada’da inşa ettikleri bir baraj 850 metre uzunluğundaydı ve uzaydan görülebiliyordu.
Termitler
Katedral termitleri 1-2 cm boylarında canlılar olup yer üstünde yuva inşa ettikleri toprak yığınları ile bilinirler. Bu yığınlar 100 yıllık olabilir ve yükseklikleri 7 metreyi bulabilir. Yuvalarını çamurdan, çiğnenmiş odun ve tükürüklerinden inşa ederler. Kaya sertliğindeki termit yuvalarında içerisiyle dışarısı arasında hava giriş çıkışını sağlayan bir havalandırma sistemi de vardır. Açtıkları tüneller ve koridorlarla termitler evlerinin sıcaklığını istedikleri derecede tutabilirler.
Avustralya’daki termit höyükleri mevsimsel sellere maruz kalırlar. Diğer termit yuvalarına göre daha düzleştirilmiş bir cepheye sahip olan bu höyüklerin, yağmurdan sonra hızlı bir şekilde kurumaları için hızlı bir şekilde kurumasını sağlamak için mümkün olan en iyi tasarım olduğunu söylüyor. “Pusula termit” olarak adlandırılan bu termit cinsi uzun ve ince toprak yığınları inşa ederler. Her bir yığının yönü kuzeyi gösterir. Sabahları güneş ışığı geniş tarafa vurur ve ısınmak için oraya giderler. Günün en sıcak saati bu yığınların tepesine gelir böylece diğer taraflar serin kalır. Tüm bunlar termitlerin yuvalarını inşa ederken ışığı ve sıcaklığı kontrol edebildiklerini kanıtlamış oluyor.
Örümcekler
Dünya’nın hemen hemen her tarafında yaşayan örümceklerin ağlarına sıklıkla rastlarız. Peki bu ağı ne amaçla örerler? Aslında örümcekler ağlarını yavrularını korumak, beslenmek gibi amaçlarla kurarlar, yani örümceklerin yuvaları, bu inşa ettikleri ağlardır. Bu ağları vücutlarında ürettikleri bir ipek türü ile inşa ederler. İpek, gezegendeki en dikkat çekici yapı malzemesidir ve tek bir kaynağı vardır: eklembacaklılar. İnsanlar, kozalar ve örümcek ağları gibi güçlü ama elastik bir madde henüz üretemediler. İpek, çeşitli ihtiyaçları karşılamak için eklembacaklıların vücudundaki özel bezlerde üretilir. İçindeki kimyasal oranların değişime göre, çelikten daha güçlü veya kauçuktan daha elastik hale getirilebilir; şaşırtıcı derecede yapışkan veya cam kadar kaygan olabilir.
Örümceklerin ağlarını katı halde görmemize rağmen, aslında bu ipliğin örülmesini sağlayan madde örümceğin bedeninde sıvı halde bulunur ve havayla temas ettiğinde hızla katılaşır. Ayrıca ilginçtir örümcekler ördükleri bu ağları yiyerek bedenlerinde tekrar sıvı hale dönüştürebilirler ve yeniden kullanabilirler. Oldukça ekolojik tasarımlar yaptıklarını söylemek mümkündür.
Köstebekler
Toprağın altında kazdıkları tünellerde yaşayan köstebekler 15-18 cm uzunluğunda küçük hayvanlardır. Ufak olmalarına rağmen çok kabiliyetli bu hayvanlar çok keskin ve kuvvetli tırnakları sayesinde toprağı çok hızlı kazabilir daha sonra kazdıkları bu toprakları geniş bir kürek görevi gören burunları yardımı ile iterek yol alırlar ve kazma işini daha da kolaylaştırabilirler. Gözleri neredeyse hiç görmeyecek kadar zayıf olmasına rağmen ışığa çok hassastırlar. Bununla beraber, işitme, dokunma ve koku duyuları çok gelişmiştir. Köstebekler ayrıca ekolojik dengenin bir parçasıdır. Toprağı havalandırarak azot bakımından zenginleştirirler. Ağaç kökleri ise köstebeklerin kazdığı bu deliklerden giren su ile beslenerek zenginleşir.
Okyanus Mimarları
Mercanları tanımayan biri, onları gördüğünde ya büyük bir kaya ya da bir su altı bitkisi zanneder. Ancak mercanlar, ne bir kaya parçası ne de bitki olup gerçekte birer hayvandır. Başarılı mimar hayvanlardan birisi de mercanlardır. Mercanların 1 santimetreden küçük bireylerine ‘polip’ denir ve milyonlarcası bir araya gelerek büyük bir mercan kolonisi oluştururlar. Mercanlar genel olarak sert ve yumuşak mercanlar olarak ikiye ayrılır. Sert mercanların yapılarında kalkerli maddeler bulunur ve bir araya gelerek büyük mercan resiflerini oluştururlar. Yüzlerce yada binlerce yıl içinde bu resifler devasa okyanus ekosistemlerine dönüşürler. En geniş mercan resifi Avustralya’daki Büyük Set Resifi’dir. Uzaydan görülebilen bu resif 2600 km genişliğindedir.
Minik erkek balon balığı da mimarlık alanında çalışkan canlılardandır. 10 gün boyunca kumlu okyanus zeminine yüzgeciyle desenler yapar. Mercanları ve deniz kabuklarını da desenlerini süslemek için kullanır. Bu şekilde yuvasını kurmuş olur.
KAYNAKLAR ve EK BİLGİLER
James L. Gould and Carol Grant Gould, Animal Architects: Building and the Evolution of Intelligence
https://www.hassa.com/tr/kirkambar/yazi/orumcegin-verdigi-ders-mimarisindeki-bilgelik
https://spidervis.wordpress.com/2008/09/04/orumcek-aglarindaki-cazibe-ve-mimarlik
https://www.bilgiustam.com/kostebek-nasil-bir-hayvandir/
https://www.youtube.com/watch?v=Vpxf1Mex8Rc
https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/mercanlar
https://www.youtube.com/watch?v=p1PID91sEW8&t=192s
https://www.youtube.com/watch?v=jggUhMr8q9Q&ab_channel=khasarch