Türkiye’de Bir Alman Ayak İzi: Bruno Taut
Yazan : Elif Pekince
Mimarhane Ankara / Mimarlık 4. Sınıf Öğrencisi
Yahudi asıllı Alman mimar ve şehir plancısı Bruno Julius Florian Taut, 1880’de Königsberg’de doğdu. Eğitimini tamamladıktan sonra bir süre farklı bürolarda çalıştı, 1908 yılında Berlin’e taşındı ve kendi ofisini kurdu. İşçi sınıfının ezildiği bir dönemde sosyalist tavra bürünen Taut, dönemin toplu konut furyasında, işçi sınıfına konutlar tasarlayarak Nazi öncesi Almanyasında önemli yapılara imza attı.
Resim1: Bruno Taut
Taut’un mimarlığa dair bakış açısı, 1910 yılında Bauhaus okulunun kurulmasına da öncülük eden Werkbund’a kabul edilmesi ile şekillenmeye başladı. O kendi misyonunu geleneksel olanla modern olanı bir araya getirmesi olarak tanımlıyordu ki buna en güzel örnek 1914’te Köln’de yapılan Werkbund Sergisi için inşa ettiği Glass Pavilion/Cam Ev’dir.
Resim2: Glass Pavilion
Werkbund’un tasarımcı ve sanayicileri aynı çatı altında toplaması ve sanatla zanaatın birlikte ilerlemesi için verdiği çabanın bir ürünü olan Glass Pavilion, Alman cam endüstrisinin canlı örneklerinden biriydi. Yapı beton kaidenin üzerine oturtulmuş on dört köşeli bir kasnaktan ve çift çeperli cam kubbeden oluşuyordu. Kubbenin iç çeperinde renkli camlar kullanıldı. Renk kullanımı, Taut’un önemli mimari dokunuşlarından biriydi. Rengin yaşam sevinci olduğunu düşünürdü bu nedenle birçok yapısında renk kullanımına rastlanır. Glass Pavilion, geleneksel cam kullanımının modernde yorumlanması ile mimarlık tarihi için önemli bir yapıdır. Yapı yalnızca Werkbund Sergisine hizmet ettiği ve pratik bir kullanım ithaf edilmediği için yıkıldı.
1913 yılında ilk büyük projesini Gartenstadt Falkenberg’te gerçekleştiren Bruno Taut, yaklaşık 7500 insana hizmet eden doğa ile iç içe, bahçeli, renkli 1500 konut tasarladı. Bu tasarımda kentsel ve kırsalı birleştiren İngiliz “bahçeşehir” modelinden esinlendi ve dönemin önemli peyzaj mimarlarından Ludwig Lesser ile ortak bir çalışma yürüttü.
Resim4: Kapı detayı
Resim3: Gatenstadt Projesi cephe görünüş
Proje yapım aşamasındayken 1.Dünya Savaşı ile sekteye uğradı ve iki aşamalı inşaat süreci sonunda yalnızca 127 konut inşa edildi. Bu projenin yeni toplu konut tipolojisine bakış açısı; ev tiplerinin seri düzenlenmesinin yanında konutlar arası iletişimi sağlamak ve renk kullanımı ile her eve mümkün olan en büyük bireyselliği kazandırmaktı. 1963 yılında Doğu Almanya’da anıt koruma altına alınan yerleşim, 1980’lerde aslına uygun olarak restore edildi ve 2008 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine girdi.
1924 yılında GEHAG adında bir toplu konut şirketi kuruldu ve Bruno Taut bu şirketin başına getirildi. Bundan yaklaşık bir yıl sonra ise şirket ilk toplu konut tasarım projesini sundu. Hufeisensiedlung, Türkçeye at nalı toplu konutları olarak çevrilebilir, at nalı şeklindeki ana kompleks ve etrafında inşa edilen 25 binadan oluşuyordu. Toplamda 1285 daireden oluşan bu toplu konut projesi savaş sonrası hızla gelişen ve endüstrinin kalbi konumuna gelen Berlin’in konut açığını önemli ölçüde üstlendi.
Resim5: At Nalı Yerleşkesi kuş bakışı
Resim6: Konut kapıları
1925-1933 yılları arasında denk gelen At nalı projesinde her konut renkli ve birbirinden farklı tasarıma sahip kapılardan oluşuyordu. Konutlar yine kendi bahçeleri ile iç içe tasarlandı; her dairede ayrı yatak odası, küvetli banyo ve mutfak bulunması ile döneminin çok ilerisinde görülen bir projedir. İç mekan tasarımlarıyla da ilgilenen Taut, tasarım kararlarına bakılırsa Bauhaus ekolünden etkilendiği söylenebilir.
1933 yılında Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin başa gelmesi ile Nazi Almanyası dönemi başladı. Başa gelmelerinin ardından birkaç ay içinde tüm Yahudi bilim insanlarının diplomaları iptal edildi ve işsiz bırakıldı. Diğer birçok bilim insanı gibi Yahudi mimar Bruno Taut da ülkesini terk etmek zorunda kaldı ve vatansız bir dönem başlamış oldu. 33-36 yılları arasında Japonya’da yaşayan Taut, Japon mimarisinden çok etkilendi ve bu dönemde birçok kitap kaleme aldı.
O yıllarda muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak adına birçok alanda reform düzenleyen Türkiye, eğitim alanına bakıldığında; Darülfünunları kapatmış, Batı eğitim modelini hayata geçirmeye çalışıyordu. Batının ilmine ve bilimine açıktı bu yüzden Nazi sonrası içlerinde Taut’un da bulunduğu vatansız kalmış 300’e yakın bilim insanını 1936 yılında topraklarına davet etti. Türkiye’nin davetine kulak veren Bruno Taut, Mimar Sinan Üniversitesinde mimari profesör olarak göreve başladı.
Taut, profesörlüğünün yanında bir de Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat Şefi olmasıyla hem eğitimci hem de uygulamacı bir role sahipti. Kapsamlı bir inşaat faaliyeti olanağına sahip olan Taut, kendisine işini özgürce yapabilme ortamı sunan Türkiye’de, önemini koruyan birçok eser yaptı. İki yılda tam 24 proje uyguladı; yazılarında bahsettiği kuramları hayata geçirdi. Modernle gelenekseli sentezlerken renk, ışık kullanımının yanında iklimin verilerine dayanarak saçak, güneş kırıcılar vs. de kullandı.
Türkiye’deki yapılarından bazıları:
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, 1937
Mekteb-i İdadi “Trabzon Fen Lisesi(Trabzon Fen Lisesi), 1938
Ankara Teknik Yüksekokulu, 1937
Kimya Enstitüsü, 1937
Ankara’da Hükümet semti, 1937
Ankara’da bir tiyatro binası, 1937
Ankara’da bir yemekhane, 1937
Ankara’da parlamento binası, 1937
Trabzon’da Yüksek erkek yatılı okulu (gerçekleştiren Franz Hillinger), 1937
Ankara’da Atatürk Lisesi (Asım Kömürcüoğlu ile beraber, gerçekleştiren Franz Hillinger), 1937
Ankara’da Kurtuluş Ortaokulu (Asım Kömürcüoğlu ile beraber), 1938
İstanbul/Ortaköy’de Prof. Nissen’nin oturduğu evi, 1938
İstanbul’da 15. Cumhuriyet Bayramı kutlama süslemeleri (Schütte eşi ile birlikte), 1938
İzmir’de Kültür Bakanlığı Sergi Salonu, 1938
Cebeci Ortaokulu (gerçekleştiren Franz Hillinger), 1938
İzmir’de Kız-Enstitüsü (yalnız ilk yapı bölümü gerçekleşti), 1938
Ortaköy’de kendi evini, 1938
Bir sinagog (havra), 1938
Ankara’da Mustafa Kemal Atatürk için katafalk, 1938
Bu yapılardan Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi en önemli eserlerin başında gelir. Atatürk Bulvarı üzerinde konumlanmış yapı bodrum üzerine yüksek giriş katı ve üst katlar şeklinde tasarlanmıştır. Yapıda Ankara’da çokça bulunan andezit taşı kullanılmıştır. Zemin katın pencereleri diğer katlardan farklı tasarlanmış ve giriş kapısı geriye çekilerek merdivenler ve saçakla vurgulanmıştır. Çatı kısmında modernize edilmiş alınlıkta Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” sözü yer almaktadır.
Resim7: Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi
Resim10: Merdivenler
Resim9: Konferans salonu
Resim10: Fakülte girişi
Fakülte; gerek ölçek, gerek konum gerekse ona atfedilen anlamlar itibariyle anıtsal bir yapıdır. Başkentin en önemli bulvarına inşa edildiği için konumu itibariyle de dikkatleri üzerine çeken yapı, Taut’un modernle gelenekseli sentezlediği önemli yapıları arasındadır. Ayrıca cumhuriyetin batılılaşma ve modernleşme sürecinde eğitime ve eğitim yapılarına verdiği değeri gözler önüne serer.
Tasarı Bruno Taut’a aittir, uygulamada olan isimler ise Asım Kömürcüoğlu ile Franz Hillinger’dir. İnşa edildiğinde tek bloktan oluşan yapıya zamanla iki blok daha eklenmiştir. Lise A,B ve C blok olmak üzere simetrik olmayan 3 bloktan ve avlu şeklinde tasarlanmış ve binanın avluya bakan cepheleri revaklarla çevrilmiştir. Buradaki sütunlar ve giriş bölümünün zemini Ankara taşı ile kaplanmıştır.
Taut’un revak ve avlu gibi birtakım geleneksel kavramları modern dönemin eğitimine hizmet edecek bu okula atfetmiş olması Ankara Atatürk Lisesi yapısının önemini vurgular.
Bir diğer önemli yapısı Ankara Atatürk Lisesi’dir.
Resim11: Ankara Atatürk Lisesi
Taut’un kendi için tasarladığı ev, Türkiye’de yaptığı birçok yapının mimari dilinden farklı bir çizgidedir. İstanbul/Ortaköy’de Emin Vafi Koruluğu’nun ortasında bulunan Taut Evi, çevresindeki ağaçların etkisiyle soyut haldedir ve boğaz manzarasına cephe vermektedir.
Yapı, arkası yamaca oturacak, önü ise betonarme iki kolon üzerinde yükselecek şekilde tasarlanmıştır. En alt kısım toprağa oturan zemin kat ve zemine saçak çıkan üst katlardan oluşmaktadır. Üst kütleler sekizgendir ve sekizgenin kenarları boyunca panaromik bir görüntü kazandıran pencere şeritleri bulunmaktadır. Güney yönündeki pencerelerin doğramayla sık bölünmüş olması güneş kırıcılığını sağlamak içindir.
Resim12: Bruno Taut Evi
Yeni yapım teknolojileri kullanılarak inşa edilmiş, çağına göre çok ileride olan bu villa, çağdaş mekan kurgusunda ve detaylarında Japon mimarisindeki pagodalara ve Türk konut yapısınına atıfta bulunur. Yapı “…eskinin gelenekleriyle çağdaş uygarlık arasında bir sentez yakalamaya çalışmalı, ancak bu arayışın tek taraflı olmasından kesinlikle kaçınmalıyız.” diyen Taut’un mimarlık anlayışının başarılı bir örneğidir.
Bruno Taut Türkiye’de iz bırakmış bir alman mimardır. Yapılarında gelenekselle modern olanı harmanlaması, renk, ışık, iklim verilerine önem vermesi, yazılarında anlattığı teorileri yapılarında da yansıttığını gösterir; yapıları ve yazıları günümüz mimarlık anlayışında bile dönüp incelenmesi gereken eserlerdir. Bize bıraktığı eserlerin yanında bir o kadar kıymetli olan mimarımızı saygıyla anıyorum.
Elif Pekince/Mimarhane Ankara
Gazi Üniversitesi Mimarlık / 4. Sınıf
https://www.arkitektuel.com/bruno-taut/
https://www.mountainandroads.com/post/bruno-taut-un-berlin-i-ve-t%C3%BCrkiye-ye-katk%C4%B1lar%C4%B1
https://tr.wikipedia.org/wiki/Bruno_Taut
https://www.arkitera.com/gorus/bruno-tautun-mimarlik-anlayisi-uzerine/
https://www.mimarizm.com/makale/mimari-politigin-kurumsal-bir-erken-ornegi-werkbund_114018
https://www.idesign.wiki/bruno-taut-1880-1938/
https://www.brenne-architekten.de/gartenstadt-falkenberg/#8
https://docplayer.biz.tr/6637400-Eyup-te-bir-alman-mimar-bruno-taut.html
https://plansmatter.com/view-architects/bruno-taut-berlin-germany
https://www.mimarizm.com/makale/mimari-politigin-kurumsal-bir-erken-ornegi-werkbund_114018
http://architectuul.com/architecture/glass-pavilion
https://www.lavarla.com/bruno-j-f-tauttan-bir-ankara-senfonisi/
https://www.goethe.de/ins/tr/ank/prj/urs/geb/bil/ata/trindex.htm
https://www.goethe.de/ins/tr/ank/prj/urs/geb/bil/phi/trindex.htm
http://architectuul.com/architect/bruno-taut
https://www.marketingasya.com/icerik/bir-cumhuriyet-sevdalisi-alman-mimar-bruno-taut-50.aspx